Önder Yılmaz / ANKARA – Kamu Nezareti, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (KGK) bünyesinde şirketlerin attığı adımların denetlenmesi için ‘Sürdürülebilirlik’, ‘Veri ve Risk Analizi’ isimleriyle iki yeni daire başkanlığı oluşturulacak. KGK Başkanı Hasan Özçelik, “Bilgi teknolojilerinde yaşanan yeni gelişmeler, blockchain teknolojisi, metaverse üzere hususlar da tıpkı vakitte muhasebe ve kontrol kapsamına giriyor” dedi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan geçtiğimiz hafta, kripto paralar başta olmak üzere her türlü dijital bilginin üzerinde oluşturulduğu blokzincir teknolojisi ile metaverse dünyasına ait, “Biz de çalışma yürütüyoruz” açıklamasını yapmıştı. Erdoğan, “Dijital içeriklerin blokzincir üzerinden garantiye alınmasıyla, süreçte yeni bir evreye geçilmiştir. ‘Dijital varlıklar teknolojinin yakıtı, blockchain ise vasıtasıdır’. Bu teknolojinin besin tedariğinden bankalara, lojistikten sanat yapıtlarına uzanan geniş faaliyet alanını cazip kılan asıl konu, süratli, verimli, inançlı ve düşük maliyetli süreç yeteneğidir” tabirlerini kullanmıştı.
18 bin şirket var
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu çıkışıyla birlikte TBMM’de görüşmeleri yürütülen torba teklifte blokzincir ve metaverse dünyasını takip için yeni sistemler kurulmasını öngören düzenlemeye yer verildi. KGK Başkanı Hasan Özçelik, gelişen dünya ve teknolojiye paralel olarak faaliyet alanlarının da genişlediğini belirtirken, KGK’nın birinci kurulduğunda denetlediği 2 bin 500 şirket, 60 kontrol şirketi olduğunu anımsatarak, “Şu an kontrol kapsamımızda 18 bin şirket var, bağımsız kontrole tabi şirketler açısından ve bunları denetleyen şirket sayısı ise 261. Hasebiyle, bu artan sayı ve hacimle bir arada alan genişliyor” dedi.
Özçelik, bilgi teknolojilerinin takibi maksadıyla KGK bünyesinde iki yeni daire başkanlığı kurup, uzman istihdamı gerçekleştireceklerini belirtirken, bu başkanlıkların isimlerini “Sürdürülebilirlik” ve “Veri ve Risk Tahlil Daire Başkanlığı” formunda anlattı. Özçelik, şirketlerin her türlü finansal ve bilgi tablolarının takiplerinde olacağını bildirdi.
Türkiye’nin kontrol markası oluşuyor
Hasan Özçelik, kontrolleri gerçekleştiren şirketlere ait olarak, Türkiye’nin kendi markasını yarattığı kontrol şirketlerinin güçlenmeye başladığını aktarırken de şunları kaydetti: “Uluslararası standartlar ve uygulama bizim uyguladığımızla tıpkı. Şirketler kendi denetçilerini kendileri belirliyor fakat burada püf noktası şu: kamu faydasına büyük işletmeler için üç yılda bir taban kontrol yapıyoruz, hatta çok fazla denetleyen şirketleri her sene denetliyoruz, zira kusur yapma olasılıkları, gözden kaçırma ihtimalleri çok yüksek, Daha küçük firmaları ise minimum altı yılda bir denetliyoruz. Rekabetçi hür piyasa kelam konusu. Şirketlerin kontrol kapasitesi, denetçi çalışanı, bağımsız denetçi çalışanı, öbür fiziki, elektronik ve bilgi teknolojileri manasındaki altyapısı kıymetli. Bu alandaki muhakkak şirketler ‘dört büyükler’ diye geçiyor, bunların kapasitesi yüksek olduğu için daha fazla şirket denetleyebiliyorlar; çok daha fazla işçileri var. Yerli bir markamız oluşamadı lakin süratle gelişiyor. Marka ismine girmeyelim fakat büyük şirketlerimiz de var, onlar da süratle gelişiyorlar, kendilerini geliştiriyorlar; bu mevzuda ilerleme var.”